KCK sanatçı gerilla Gafur Doğan’ı ölümünün 10. yılında andı

KCK- Kültür ve Sanat Komitesi, sanatçı gerilla Gafur Doğan’ı ölümünün 10. yılında anarak, Doğan’ın gerillada tiyatronun gelişimi ve Kürt tiyatrosunun kimlik bulmasında büyük emek sahibi olduğunu belirtti.

KCK- Kültür ve Sanat Komitesi, 27 Ağustos 2004 tarihinde Kürt Tiyatro Festivali’ne katılmak için Maxmur’dan Kerkük’e giderken yaşanan trafik kazasında yaşamını yitiren sanatçı gerilla Gafur Doğan’ı (Hêvî Şanoger) ölümünün 10. yılında andı.

Komite, yayınladığı anma mesajında, Doğan’ın gerillada tiyatronun gelişmesinde ve Kürt tiyatrosunun kimlik bulmasında büyük emek sahibi olan olduğunu belirterek, “Kendisi yükselen yurtseverlik değerlerinden taviz vermeden yaşadı, İzmir gibi bir metropolde uzun yıllar devrimci sanat mücadelesi verdi. Kürt özgürlük hareketinin yarattığı kültür hareketi zemininde açılan İzmir MKM'de tiyatro çalışmaları yürüttü. Bu çalışmalara değer kattı” dedi.

“Hem bir Kürt devrimcisi hem de tiyatrocu olarak toplumun sorunlarına karşı her zaman duyarlı oldu” diyen komite, Doğan’ın kültür ve sanat alanında yaşadığı zenginlik ve derinlik sonucu Kürt özgürlük hareketine bir gerilla olarak katıldığına dikkat çekti.

Komite, “Böylelikle sanatçılığını gerilla yaşamıyla birleştiren Hêvî arkadaş, PKK sanatında ve tiyatrosunda da çok önemli bir emeğin sahibi oldu. Dağda yaptığı çalışmalarda devrimci sanatın gelişimine büyük katkılar sundu. Dağda birçok oyun yazdı, oynadı ve yönetti. Gerilla yaşamındaki sanatsallığı ve gerilla mücadelesinin değiştirdiği toplumu, gerillaya gerillanın kendi özgün dili ile anlattı. Olanak buldukça oyunlarıyla bunu halka da sundu” dedi.

Kişisel birikimlerini özgürlük mücadelesinin en sıcak ortamlarında daha da geliştiren Doğan’ın birikimleri tiyatronun sanatsal dilini kullanarak büyük bir toplumsal ifadeye dönüştürdüğünü vurgulayan KCK- Kültür ve Sanat Komitesi,  devamla şunları kaydetti:

“Tiyatrosuyla topluma yeni ve özgür davranışları aktardı. Özgürlük hareketinin yarattığı yeni ve özgür davranış biçimlerini topluma kazandırma konusunda sadece sahnede değil, yaşamının her anında sanatsaldı. Özgür yaşam felsefesini sanatsal olarak kişiliğinde pratikleştiren Hêvî arkadaş, sadece kendisini değil onlarca arkadaşını gerilla saflarına katarak sanatın topluma ait olduğunu, bireyciliğin sanatın ve sanatçının ölümü, toplumsallığın ise ölümsüzlük anlamına geldiğini pratiğiyle ortaya koydu.

Bugün dağda, köy ve şehirlerde, mahalle ve sokaklarda Kürt tiyatrosu en çok da şehit tiyatrocularımızın ortaya koyduğu çabalar sonucu gelişiyor. Kürt tiyatrosunun en önemli birleştiricilerinden olan bu yoldaşlarımız, Kürt tiyatrosunda öz kaynaklara dönüşün adı olmuşlardır.

Otantik Kürt değerlerini, Kürt özgürlük hareketinin yarattığı mücadele değerleriyle birleştirerek yeni ve özgür yaşamın inşasında öncü güç olan PKK’nin sanat çizgisinin ifadesi oldular.

Hêvî arkadaş hem yaşamında hem yazıp sergilediği oyunlarında Kürtçeyi en güzel kullanan arkadaşlardandı. Bu özelliğini yazdığı şiirleriyle de her daim gösterdi.

Önderliğimizin “ne kadar Kurdî, o kadar evrensel ” şiarıyla Kürt sanatının evrensel boyutlara ulaşmasının kendi öz değerleriyle ne kadar buluştuğuna bağlayan kültür-sanat hareketimiz, şehitlerimizin özgürlük çizgisinin takipçisi olarak, Kürt sanatının gerilla tarzını her yerde canlı ve devrimci biçimde yaşamsallaştıracaktır. TEV-ÇAND 15 Ağustos’un diriliş ruhuyla Demokratik Özerk Kürdistan’ın inşasında kültür ve sanatın öncü rolünü her zaman yerine getirecektir.

Bu devrimci görev ve sorumluluklarımızı yerine getirirken sanatçı yoldaşlarımız şahsında özgürlük mücadelesinin tüm şehitlerine her zaman bağlı kalacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz. Şehitlerimizin anıları devrimci kültür ve sanat mücadelemizin yolunu aydınlatıyor.”