.

.
.

BDP Kadın Meclisleri'nden 8 Mart mesajı

BDP Kadın Meclisleri, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle yayınladığı mesajda, kadın özgürlüğünü hedeflemeyen hiçbir toplumsal hareketin özgürlükçü olamayacağını vurguladı. Yerel seçimlere de dikkat çeken Kadın Meclisleri, " Barış ve demokratik çözüm referandum niteliği taşıyan yerel seçimleri kazanmanın kadınların öncülüğünde gerçekleşeceğinin ve toplumsal alanda kadın özgürlük mücadelesini büyütmenin deklare edileceği gün olmalıdır" dedi.
Yazılı bir mesaj yayınlayan BDP Kadın Meclisleri, "Her gün ve her an jin jiyan azadî" diyerek 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutladı.
Kadın Meclisleri'nin 8 Mart mesajı şöyle: "8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, dünyanın her yerinde, kadınların yüzyıllarca kendilerine dayatılan eşitsiz ve ezici yaşam koşullarına, ayrımcılığa, sömürüye baskı,  şiddet ve tahakküme başkaldırdığı, kadın rengine boyanan alanlarda özgürlük taleplerini dile getirdiği gün olmuştur.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kadın örgütlülük düzeyinin ve kadın sorunlarında ortaklaşmak kadar sorunların çözümünde de ortaklaşmanın açığa çıktığı, eşitlik ve özgürlük taleplerinin en güçlü şekilde dille getirildiği, toplumsal cinsiyetçilikle güçlü hesaplaşma, özgür kadın kimliğini yaşama ve yaşatma temelinde kadın mücadelesinin yükseltilmesidir.
Eşitlik, özgürlük ve barış hareketlerinin temel dinamiğini kadın özgürlük mücadelesi ve kadın örgütlülüğü oluşturmaktadır. Kadın özgürlüğünü hedeflemeyen hiçbir toplumsal hareket ne özgürlükçü olabilir ne de başarılı olma şansı vardır. Kadın özgürlükçü bakış açısı, mücadele alanlarının ve devrimlerin niteliğini temsil eder.  Dolayısıyla kadını özgürleştiremeyen devrim, devrim değildir.
21. yüzyıl kadın özgürlük mücadelesinin güçlü bir şekilde örgütlendiği, kadınların kendilerine dayatılan kölelik koşullarını en güçlü şekilde reddettikleri yüzyıl olmuştur. Fakat aynı zamanda, kadınlara, kadın haklarına ve kadın değerlerine en fazla saldırının olduğu, kapitalist sistemin en pervasız aşaması olan neoliberal politikalarla kadın bedeninin ve kadın emeğinin temel sömürü kaynağı haline geldiği yüzyıl olmuştur.
Yoksulluğun her geçen gün arttığı, yoksulluğun kadınlaştığı ve açlık sınırının altında yaşayanların yüzde 70’ini kadınların oluşturduğu,
Sadece yaşadığımız ülkede günde 5 kadının öldürüldüğü,
Kadınlara yönelik her türlü cinsel ve fiziksel şiddetin toplumsal bir kültür halini alıp, cezasız kaldığı,
Kadınlara yönelik şiddetin bizzat devlet tarafından meşrulaştırıldığı ve yaygınlaştırıldığı,
Namus adı altında kadınların katledildiği, intihara zorlandığı,
Küçücük kız çocuklarının gelin adı altında istismar edildiği bir dünyayı biz kadınların kabul etmeyeceği gibi, hiç kimsenin kabul etmemesi gerekir.
Cins, sınıf ve ulus mücadelesi veren biz Kürt kadınları, tarihin en eski çelişkisi olan cins çelişkisini ve en eski sömürü biçimi olan kadın sömürüsünü aşmayı mücadelemizin temel gerekçesi olarak görüyoruz. Kadınların özgür olmadığı bir toplumda, özgürlüğün yalnızca bir yanılsamadan ibaret olduğunun bilinciyle, kadın özgürlüğünü özgürlük mücadelemizin temelli addediyoruz.
Dünyanın neresinde olursa olsun kadınların kazanımı dünyadaki tüm kadınların kazanımıdır. Bu bağlamda Ortadoğu coğrafyasında bir kadın devrimi pratiğinin yaşamsallaştırıldığı, kadın özgürlüğünün esas alındığı ve radikal demokrasinin inşa edildiği, Rojava Kürdistanı’ndaki kadın devrimimizi bir kez daha selamlıyoruz.
Kadın mücadelesinin uzun geçmişi binlerce önemli örnek ve ölümsüz kahramanla doludur.  8 Mart’ı Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak evrenselleştirmeye öncülük eden Clara Zetkin’den, Paris’te siyasi bir suikast ve uluslararası bir komplo ile şehit olan Sakin Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylamez yoldaşlarımızın şahsında, 21.yüzyıl kadın özgürlük yüzyılı olarak hedeflemekteyiz. Bu nedenle “ÖZGÜR KADINLA DEMOKRATİK ULUSA” kampanyamız 8 Mart’ın perspektifi ve ruhu olacaktır. Başta Kürt kadınları olmak üzere tüm kadınları, ‘Özgür Kadınla Demokratik Ulusa’ perspektifiyle başlatılan kampanyayı güçlü bir şekilde sahiplenmeye çağırıyoruz.
Yine ‘‘En güzel kadın hayatı özgür yaşayan kadındır’’ felsefesini geliştiren önderliğimizin özgürlük kampanyasına tüm kadınların güçlü katılım sağlaması gerekmektedir.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü; demokratik çözüm için müzakere talebinin yükseltileceği, Barış ve demokratik çözüm referandum niteliği taşıyan yerel seçimleri kazanmanın kadınların öncülüğünde gerçekleşeceğinin ve toplumsal alanda kadın özgürlük mücadelesini büyütmenin deklare edileceği gün olmalıdır.
Öz yönetimle ve özgür kimlikle, özgür kadınla demokratik ulusu inşa yolunda  mücadeleyi yükselterek özgür yaşamı kazanma kararlılığıyla kadın direnişinin ifadesi olan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz. Her gün ve her an  8 Mart’ın jin-jiyan gerçekliğinde hayat bulacaktır."
Paylaş: Google Plus

Yazar: Adsız

    Blogger Yorumları
    Facebook Yorumları

0 yorum:

Yorum Gönder

Rojken ::: DİFHA

iletişim.: Email-Skype.: amedsozdar@hotmail.com

Sohbet Odası

Sohbet Odası
Sohbet Odası