AKP iktidarı, hem Türkiye'de
hem de uluslararası alanda yoğun tepkilere yol açan Akkuyu Nükleer
Enerji Santrali'nin inşaatını başlattı.
Mersin İli sınırları içerisinde yer alan Akkuyu Bölgesi’nde yapımı devam etmekte olan nükleer enerji santralinin inşaatında zemin çalışmalarına başlandı. İnşaatın yapımından ve santralin devreye alınmasından Akkuyu Nükleer Güç Santrali Elektrik Üretim A.Ş sorumlu.
Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin inşa edileceği alandaki hazırlık çalışmaları geçtiğimiz yıl tamamlanmış, bu çalışmalar kapsamında birkaç yol ve bölgede faaliyet gösterecek bir taş ocağı inşaatı tamamlanmıştı.
Tartışmalı nükleer santrali Rus Devlet Şirketi Rosatom yapıyor.
Özellikle Japonya'daki deprem ve tsunami ardından Fukuşima nükleer santralindeki patlamalardan sonra nükleer santraller konusu yeniden tartışma, başlanmış birçok Avrupa ülkesi nükleer santralleri sınırlandırma kararı almıştı. Bunlar arasında Almanya'da 2022'ye kadar tüm santralleri nihai olarak kapatma kararı aldı.
ÇEVRE İÇİN CİDDİ ÖLÜMCÜL RİSKLER TAŞIYOR
Uzmanlar Türkiye’nin deprem fay hatları üzerinden olmasından dolayı nükleer santralin çok tehlikeli olduğu konusunda uyarmıştı.
Yine bazı uzmanlar Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili ÇED raporunun gerçeği yansıtmadığı, 3 bin sayfalık raporun sadece 30 sayfasının araştırmalar sonucu yazıldığı, tamamen yanlış bilgilerden oluştuğu, Akdeniz’in suyunun bir nükleer santrali soğutamayacak kadar sıcak olduğu ve ÇED raporunda bunların belirtilmediği yönünde eleştirilerde bulunmuştu.
Ayrıca Akkuyu Nükleer Santrali’nde gelecekte oluşabilecek bir patlama ya da sızıntı durumunda çevre ülkelere verilen zarardan Türkiye’nin sorumlu olacağı belirtilmişti.
Greenpeace Akdeniz, santral hakkında yaptığı değerlendirmelerde Akkuyu NGS için planlanan VVER1200 modeli dünyanın hiçbir yerinde daha önce işletmeye alınmadığını, dolayısıyla sınanmadığını söylüyor.
Greenpeace, Akkuyu Nükleer Santrali’nden çıkacak atıkların korunması ve nakliyesine ilişkin risklerle ilgili hiçbir açıklama olmadığını belirtirken, yakıtların boğazlardan transferi sırasında oluşacak radyoaktiviteye dair parametreler belirtilse de, kullanılmış atık çubuklarını taşıyan gemilerin bekletilmesi gibi durumlarda Boğazlar’dan geçiş sırasında oluşabilecek risklere dikkat çekiyor.
Çevreci örgütler ayrıca nükleer santralde soğutma suyu olarak saatte binlerce ton deniz suyu kullanılacağına işaret ederek, bu suların ısındıktan sonra tekrar denize boşaltılması sıcaklıktaki oynamalar su ekosistemi için olumsuz etki yapacağı konusunda uyarıyor.
Mersin İli sınırları içerisinde yer alan Akkuyu Bölgesi’nde yapımı devam etmekte olan nükleer enerji santralinin inşaatında zemin çalışmalarına başlandı. İnşaatın yapımından ve santralin devreye alınmasından Akkuyu Nükleer Güç Santrali Elektrik Üretim A.Ş sorumlu.
Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin inşa edileceği alandaki hazırlık çalışmaları geçtiğimiz yıl tamamlanmış, bu çalışmalar kapsamında birkaç yol ve bölgede faaliyet gösterecek bir taş ocağı inşaatı tamamlanmıştı.
Tartışmalı nükleer santrali Rus Devlet Şirketi Rosatom yapıyor.
Özellikle Japonya'daki deprem ve tsunami ardından Fukuşima nükleer santralindeki patlamalardan sonra nükleer santraller konusu yeniden tartışma, başlanmış birçok Avrupa ülkesi nükleer santralleri sınırlandırma kararı almıştı. Bunlar arasında Almanya'da 2022'ye kadar tüm santralleri nihai olarak kapatma kararı aldı.
ÇEVRE İÇİN CİDDİ ÖLÜMCÜL RİSKLER TAŞIYOR
Uzmanlar Türkiye’nin deprem fay hatları üzerinden olmasından dolayı nükleer santralin çok tehlikeli olduğu konusunda uyarmıştı.
Yine bazı uzmanlar Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili ÇED raporunun gerçeği yansıtmadığı, 3 bin sayfalık raporun sadece 30 sayfasının araştırmalar sonucu yazıldığı, tamamen yanlış bilgilerden oluştuğu, Akdeniz’in suyunun bir nükleer santrali soğutamayacak kadar sıcak olduğu ve ÇED raporunda bunların belirtilmediği yönünde eleştirilerde bulunmuştu.
Ayrıca Akkuyu Nükleer Santrali’nde gelecekte oluşabilecek bir patlama ya da sızıntı durumunda çevre ülkelere verilen zarardan Türkiye’nin sorumlu olacağı belirtilmişti.
Greenpeace Akdeniz, santral hakkında yaptığı değerlendirmelerde Akkuyu NGS için planlanan VVER1200 modeli dünyanın hiçbir yerinde daha önce işletmeye alınmadığını, dolayısıyla sınanmadığını söylüyor.
Greenpeace, Akkuyu Nükleer Santrali’nden çıkacak atıkların korunması ve nakliyesine ilişkin risklerle ilgili hiçbir açıklama olmadığını belirtirken, yakıtların boğazlardan transferi sırasında oluşacak radyoaktiviteye dair parametreler belirtilse de, kullanılmış atık çubuklarını taşıyan gemilerin bekletilmesi gibi durumlarda Boğazlar’dan geçiş sırasında oluşabilecek risklere dikkat çekiyor.
Çevreci örgütler ayrıca nükleer santralde soğutma suyu olarak saatte binlerce ton deniz suyu kullanılacağına işaret ederek, bu suların ısındıktan sonra tekrar denize boşaltılması sıcaklıktaki oynamalar su ekosistemi için olumsuz etki yapacağı konusunda uyarıyor.
0 yorum:
Yorum Gönder