.

.
.

‘Bir nefes sonra Fırat’tan içeceğiz’

‘Bir nefes sonra Fırat’tan içeceğiz’Zafer mevzilerini adım adım ilerleten YPG/YPJ savaşçılarının güney cephesindeki namluları, Fırat Nehri kıyısındaki Cedê köyünde bulunan çetecilere dönük. Toreman Tepesi’nden sıktıkları her mermi ile birlikte, “Bir nefes sonra Fırat’tan içeceğiz suyu” sloganları yükseliyor.
Ağır saldırılara karşı fedai bir ruhla özgürleştirilen Kobanê kent merkezi yeniden inşayı beklerken, DAİŞ çetecilerinin işgali altında bulunan köyler de özgür yaşam savunucularının aralıksız operasyonları ile bir bir özgürlüğe kavuşturuluyor. Zaman zaman köylere yönelik bombardıman gerçekleştiren koalisyon uçakları ile insansız alanlarda denenen silah sesleri dışında sessizliğin hakim olduğu kent merkezinde, nüfusun artmasıyla araç trafiği de yoğunluk kazanmaya başladı. Girilen her sokakta bir YPG/YPJ savaşçısı ile karşılaşmanın mümkün olduğu kentte, bütün sohbetler ise tarihi direniş ve yaşamını yitiren onur savaşçılarına duyulan minnet üzerinden şekilleniyor.
Savaşı adım adım anlatan rastladığımız araçlar
Savaşın ağır izlerini taşıyan yıkık binaların dibinden güneye doğru yol alıyoruz. Kentin güvenliğini üstlenen asayiş birimlerini selamladıktan sonra olası saldırılara karşı kazılan hendeklerden zikzak çizerek devam ediyoruz güney cephesine. Karşılaştığımız ilk köy olan Termik köyü ve geçtiğimiz diğer bütün köylerde görünen YPG/YPJ bayrakları, daha güvenli adımlarla yol almamızı sağlıyor. Yönümüzü, Kuzey Kürdistan’dan Kobanê’nin batısına akan, oradan da güneyine doğru kıvrılan Fırat Nehri’ni çeviriyoruz. Yol boyunca neredeyse adım başı karşılaştığımız yanmış veya bir bombanın etkisiyle parçalanmış araçlar adeta yaşanan savaşı anlatıyor. İkinci hamle kapsamında devam eden operasyonlarla, çetecilerin üstüne yürüyen mevzilerin izine rastladığımız dümdüz ovada, yaklaşık 35 kilometrelik bir yolculuğun ardından YPG/YPJ bayraklarının yeni dikildiği Toreman köyündeyiz.
‘Kobanê’yi yaşayan bir ülke bunalımdan çökerdi’
Toreman köyü, güney batı cephesinde çetecilerin üzerine kararlıca yürüyebilmenin mevzilerinden biri. Hemen yanında yükselen Toreman Tepesi ise alanın en stratejik noktalarından biri. Hane sayısı az olan köyün güneyindeki bir evin balkonunda çay yudumlayan YPG/YPJ savaşçılarının sohbetine dahil oluyoruz. Bir yandan cephe hazırlığını yapan, diğer yandan da geride bıraktıkları şehir savaşının sohbetini sürdüren bir YPG’li, “Kobanê’de birkaç ay içinde patlayan 40’ı aşkın bomba yüklü araç herhangi bir ülkede patlasaydı, o ülke bırakın fiziki tahribatı bunalımdan çökerdi” diyerek, Kobanê iradesine bir kez daha vurgu yapıyor.
‘Fırat’tan içeceğiz suyu’
Savaşçılar eşliğinde çıktığımız Toreman Tepesi’nde geniş bir mevzi ve omuz omuza konumlanan TİKKO, YPG ve YPJ savaşçıları ile karşılaşıyoruz. Namluların ucundaki nokta ise Cedê köyü. İki kilometre mesafede Fırat’ın kıyısında bulunan Cedê, çetecilerin işgalinden dolayı nehre dokunmamıza engel tek köy. Sıkılan her mermi ile birlikte attıkları sloganların yanı sıra, “Bir nefes sonra Fırat’tan içeceğiz suyu” diyor onur savaşçıları. Savaşçıların, tepeden görünen geniş ova ve ovanın görünümünü belirginleştiren tepe silsilesinde nasıl yol aldıklarına yönelik anlatımları, yürüttükleri taktik ve stratejinin dahiyaneliğini ortaya koyuyor. Toreman Tepesi’nden ayrıldıktan sonra köyün batı hizasında bulunan Kuneftar Tepesi’ne çıkıyoruz. Burada da YPG/YPJ’lilerle birlikte mevzide duran Peşmerge güçleri ile karşılaşıyoruz. Fedai ruhları ile karanlığa meydan okuyan YPJ’lilerin zılgıt sesleri ve çetecilere çevrilen ağır silahların gürültüsüne tanıklık ettiğimiz bu mevziden de Kobanê topraklarının tamamının kısa sürede özgürleştirileceği inancıyla ayrılıyoruz.
Paylaş: Google Plus

Yazar: Adsız

    Blogger Yorumları
    Facebook Yorumları

0 yorum:

Yorum Gönder

Rojken ::: DİFHA

iletişim.: Email-Skype.: amedsozdar@hotmail.com

Sohbet Odası

Sohbet Odası
Sohbet Odası