LİCE19.08.2014 08:50:12
Türk ordusunun Lice'de Mahsum Korkmaz anıtını yıkmak için halka düzenlediği şiddetli saldırıda ağır yaralanan Mehdi Taşkın isimli bir kişi hayatını kaybetti.
Lice'ye bağlı Sisê (Yolçatı) köyünde, PKK'nin öncü kadrolarından Mahsun Korkmaz'ın (Egit) 15 Ağustos'ta kurulan büstü hakkında Lice Sulh Ceza Mahkemesi'nce yıkım kararı çıkarılması sonrası binlerce asker büstün bulunduğu "Şehîd Amed u Hevîdar Şehitliği"ne doğru harekete geçti. Askerler 18 Ağustos gününden beri bölgede hazırlık yapıyordu. Önce Amed-Bingöl yolu kapatılmıştı.
Bugün sabahın erken saatlerinde saldırıya geçen binlerce asker helikopter ve zırhlı alanlarla "şehitliğe" (gerilla mezarlığı) giderken alanda toplanan binlerce kişi de büstü koruyordu.
Askerlerin gerçek mermi ve gaz bombalarıyla ilerlemeye çalışırken, çok sayıda kişi yaralandı. Halka açılan ateş sonucu ağır yaralanan Mehdi Taşkın isimli kişi Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne kaldırıldı.
Taşkın'ın kurtarılamadığı bildirildi. İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici doktorlarla yaptıkları görüşmede Taşkın'ın hayatını kaybettiğinin kesinleştiğini belirtti. Hastane etrafında yoğun polisiye önlemler alınırken, halk hastaneye akın etmeye başladı.
Öte yandan askerlerin ateş açması sonucu yaralanan Savaş Topkaya isimli kişinin tedavisi ise sürüyor.
Öte yandan askerlerin ateş açması sonucu yaralanan Savaş Topkaya isimli kişinin tedavisi ise sürüyor.
POLİS VE ASKERİN BİTMEYEN CİNAYETLERİ
Türk devlet güçleri, barışçıl gösterilere müdahalelerde tam bir cezasızlık içerisinde cinayetler işliyor. Her yıl onlarca kişi, polis ve askerin kurşunlarının hedefi oluyor. Sokaklarda polisler, sınır hatları ve kırsal alanlarda askerler, her hangi bir yargılamaya konu olmadan insan öldürüyorlar.
Türk asker ve polisi Nisan ayı sonlarına doğru Hakkari'de başlayan karakol ve baraj protestolarına karşı da ölümcül şiddet kullanmıştı. 24 Mayıs'ta Lice'de boyutlanan karakol protestolarına 7 Haziran günü saldıran devlet güçleri, 24 ve 50 yaşlarında iki kişiyi kurşunla katletti. İHD, her ikisinin kasıtlı bir şekilde vurulduğunu rapor etmişti. 9 Haziran günü Siirt'te de 80 yaşındaki bir kişi karakol protestosunda polisin kullandığı yoğun gaz bombaları nedeniyle hayatını kaybetmişti. 15 Haziran günü bu kez Adana'da bir protesto polisin gaz bombası 15 yaşındaki bir gencin başını hedef alarak, katletmişti.
Karakol protestoları kısa bir sürede benzeri görülmemiş bir düzeye çıkarak, onlarca kente sıçramıştı. Köylerde de baraj ve karakol inşaatlarına karşı günlerce yollar kapatıldı. Onbinlerce insan Lice saldırıların protesto etmek içinde Hakkari, Muş, Bingöl, Erzurum, Malatya, Mardin, Şırnak, Siirt, Dersim, Amed, Van, Adana, İstanbul, Mersin, Bursa ve İzmir gibi kentlerde sokaklara çıktı.
Lice'ye saldırının başladığı 7 Haziran'dan 18 Haziran'a kadar Türk polisi 35'i çocuk olmak üzere 230 kişiyi gözaltına alırken, bunlardan 8'i çocuk 25'i Türk adaleti tarafından cezaevlerine dolduruldu.
CEZASIZLIK KÜLTÜRÜ CAN ALIYOR
İHD raporlarına göre 2013 yılında sadece Gezi direnişi sırasında hükümetin "otoriter uygulamaları" sonucu 9 kişi hayatını kaybetti. 2013 yılında yargısız infazların devam ettiği tepkisinde bulunan İHD, 2007 yılında PSVK’da yapılan değişiklik ile kolluk kuvvetlerinin silah kullanma yetkisinin kolaylaştırılmasının bu ihlallerde yaşanan artışın en önemli sebeplerinden biri olduğunu kaydediyor. İHD raporuna göre "2013 yılında 2’si çocuk olmak üzere 19 kişi dur ihtarına uymadıkları gerekçesi ile öldürülmüş, 19 kişi yaralanmış, 2 kişi köy korucuları tarafından öldürülmüş, 5 kişi yaralanmış, sınır hattında 3’ü çocuk 1’i asker olmak üzere toplam 22 kişi öldürülmüş, 58 kişi yaralanmış, özel güvenlik görevlileri tarafından da 1 kişi öldürülmüştür. Türkiye’de yargısız infazların önlenememesinin en önemli sebebinin cezasızlık kültürü olduğunu özellikle belirtmek isteriz. Kolluk güçlerine karşı etkili soruşturma ve kovuşturma yöntemlerine başvurulmaması yargısız infazlarla mücadeleyi etkileyen en önemli ve olumsuz devlet politikasıdır."
0 yorum:
Yorum Gönder