21-28 Mart Kahramanlık Haftası
vesilesiyle bir açıklama yapan PKK Yürütme Konseyi, Kürt halkı ve
dostlarını bu hafta demokratik eylemleri yükseltmeye çağırdı.
Pkk Online sitesinde yayınlanan
açıklamada, Kürt Özgürlük Mücadelesi saflarında Mazlum Doğan, Mahsum
Korkmaz gibi öncü isimlerin yaşamını yitirdiği Kahramanlık Haftasında
“Kahramanlık dönemi şehitlerine bağlılık, savaşan halk kahramanlığı
gerçekliğine ulaşmakla mümkündür. Partimiz ‘in tarihi, aynı zamanda
kahramanca direniş ve bu direniş şehitlerini destansı gelişim tarihidir”
denildi.
Açıklamada devamla şunlar belirtildi: “Her şey bizi şehitleri gerçek
yaşayan değerler haline getirmeye zorluyor. Onların kesinleştirdiği
değerlere derin bir kavrayışla yaklaşmak kadar bu gerçekliği uygulama
gücü haline getirmesini de bilmeliyiz.
Özgürlük şehitlerimizin özgünlüğünü yaşamlarıyla, hangi zaman ve
zeminde hangi yaşam gerçekleriyle ortaya çıktıklarını tespit etmek
önemlidir. Bununla yetinmeden, onlara bağlı olmak, onları olduğu gibi,
yaşamın düzeyine nasıl getireceğimizi bilmemiz de bir o kadar önemlidir.
Şehitlerimiz; önemli bütün yürüyüşler, çıkışlar uğrunda
gerçekleştirdikleri amaca bağlı olarak kendi kişiliklerini öne
çıkarırlar. Onlar ilk cesareti, ilk büyük fedakârlığı gösteren ve
böylelikle de daha sonraki halk hareketini mümkün kılan kişiliklerdir.
Onların kişiliklerinde temsil edilen gerçeklerin kesintisiz ve giderek
daha da yoğunca sürdürülmeleri durumunda tarihte sürekli yad edilir,
yüceleştirilir ve anıları kutsallaştırılır. Anılara bağlı kalındıkça
onların amaçlarına denk bir yaşamı içerisinde olunursa onların hayal
ettikleri amaçları tam gerçekleşmesi sağlanır.
Özgürlük hareketinin tarihi kahramanlıklar dolu geçen bir tarih
olmuştur. Bu kahramanlıkların zirveleşmesini sağlayan öncelikli olarak
Diyarbakır zindanlarında üç kibrit çöpüyle Newroz’u karşılayan Mazlum
Doğan’la başlayıpta 28 Mart 1986 yılında Gabar’ın doruklarında şehit
düşen Agit-Mahsum Korkmaz’ın anılarına gösterilen bağlılık ve direniş
olmuştur.
AGİT'i anmak, O'nun mücadelesini anlatmak; gerçekte ulusal ve
toplumsal özgürlük ve demokrasi mücadelemizin önde gelen
kahramanlarından birini anmak ve bu destanını anlamaktır. Bir halkın
özgürlük hayallerini kişiliğinde birleştirerek, yürek haline getirmiş
olan bir militanını anlamaktır. Bu bağlamda Agit anlamak demek, anmak
demek onu her zaman özgürlük mücadelesinin en ön saflarında yürüyen halk
sevdalısı militanını, halk önderini anmak demektir. O, her zaman ulusal
direniş mücadelemizin kahramanlık döneminin sembolü olarak anılacaktır!
Özgürlük mücadelemizin sembolü olan Agitlerin takipçileri olan
Kürdistan özgürlük gerillası hem bu anıya bağlı yaşamak hem de Agitlerin
amaçlarını gerçekleştirmek için büyük özgürlük kavgasını en çokta 21
Mart ile 28 Mart arasında yani Kahramanlık Haftasında vermişlerdir.
Bunun içindir ki özgürlük mücadelesinin tarihinde en büyük bedeller bu
hafta içerisinde verilmiştir.
2006 yılında Muş dağlarında komutan Êriş Andok öncülüğünde 14
arkadaştan oluşan gerilla birimi ancak efsanelere konu olabilecek bir
direniş sonunda şehit düşmüşlerdir. Bu asalet abidelerin şahadetlerine
en kahramanca cevabı sömürgeci çetelere karşı sahiplenmeleri temelinde
Amed halkı günler süren serhildanlarıyla yerine getirmiştir. Amed
halkımızın bu direnişinde halkımızdan birçok kişi sokaklarda faşist
güçlerce vurulup katledilerek şehadet tacını giymişlerdir. Hem Muş
Güney’inde şehit düşen yoldaşlarımızı hem de Amed serhildanında
sömürgeci güçlerce katledilen insanlarımızın anıları önünde saygıyla
eğiliyoruz.
20 Mart 1995 tarihinde başlayan ve bir ay boyunca on binlerce askerin
katılımıyla gerçekleştirilen Çelik Operasyonu’na karşı dünyanın gözü
önünde canlarıyla, kanlarıyla destanlar yaratarak sömürgeci işgal gücünü
Kürdistan'da def eden, sömürgeci devlet tarihinin en büyük
savaşlarından ve yenilgilerinden biri olarak tarihteki yerini alan bu
savaşta canlarını bu halk için veren şehit yoldaşlarımızı anıyoruz.
Mart ayı, aynı zamanda Partimizin doğuşuna gerek ideolojik gerekse de
manevi olarak ilham kaynağı olan Türkiye’nin değerli devrimci
öncülerinden olan Mahir Çayan’ların 30 Mart 1972 yılında, 9 arkadaşıyla
birlikte Kızıldere’de şehitler kervanına katıldıkları aydır. Mahir Çayan
ve yoldaşlarının şahsında Türkiye devrim şehitlerini yeniden andığımız
gibi onlardan devralarak bugünlere getirdiğimiz özgürlük mücadelesini
daha da gürleştireceğimizin sözünü onlara yeniden verirken, anılarının
önünde saygıyla eğiliyoruz.
Kürdistan tarihinin hem çok büyük gurur veren bir kesiti, hem de
büyük bir yarası da Mahabad Cumhuriyetin öncü kadrolarından olan Qadı
Muhammed ve iki arkadaşının 31 Mart 1947 yılında Çarçıra meydanında
hunharca idam edilerek katledilmeleridir. Unutulmasın ki Qadı
Muhammed’lere olan bağlılığımız bizleri bugün özgürlük dağlarında
sömürgeciliğe karşı –sömürgecilik var oldukça-, mücadele etmemizin en
sağlam gerekçelerinden biri olarak hep kalacaktır.
Bizler Kürdistan özgürlük dağlarında şehitlerimize bağlı
kalacağımızın sözünü yenilerken bugünlerde yaşanan halkımızın ve
halkların ulusal bayramı olan Newroz’unun Amed başta olmak üzere
Kürdistan’ın dört parçasında büyük karşılanmasını ve özgürlük
değerlerine büyük sahiplenilmesine görüyoruz. Halkımızın ve
halklarımızın özgürlük değerlerine gösterdikleri bağlılık bizim özgürlük
kavgasını sonuca götürmemizde en temel dayanağımız ve güç kaynağımız
olduğu bir daha ortaya çıkmıştır. Bu vesileyle başta Kürdistan’ın dört
parçası olmak üzere, Newroz bayramına “An Azadî, An Azadî”,
sloganlarıyla dünyanın her yerinde meydanlara çıkarak, meydanları gür
özgürlük çığlıklarıyla inleten halkımızın Newroz coşkusunu kutluyoruz.
Halkımızın “Rêber'e Azad, Kurdistan’a Azad” sloganıyla da öncelikli
olarak Kahramanlık Haftasını karşılayacağı gibi 2014 yılını boydan boya
bir direniş ve Demokratik Özerkliği İnşa etme yılı haline getirmeye
çağırıyoruz.
Bugün gerçekleşen; eski yaşamın artık aşılmış olmasıdır. Artık yeni
bir yaşamın içine, ulusal direnişe bütün halkın, toplumun katılımın
gerçekleştiği bir dönemin içine giriyoruz. Halkımızın yediden yetmişe,
kadın erkek içine girdiği, yoğun tartışma ortamını yarattığı, tavır
belirlemeyi gerçekleştirdiği bir dönemdir. En çok arzu edeceğimiz,
kaybettiğimiz her şeyi kazanabileceğimiz bir dönemdir.
Bu gelişmeleri yaratan değerlerin başında şehitlerimizin geldiğini
bilerek eskisini kat be kat aşacak bir şekilde şehitlerimizin etrafında
birleşmeye, kenetlenmeye ve mutlaka ama mutlaka halkımızı, halklarımızı
ve tüm dostlarımızı özgür yarınları yaratmaya yeniden çağırırken,
içerisinde bulunduğumuz Kahramanlık Haftasını demokratik eylemliliklerle
güçlü karşılamaya çağırıyoruz.”
- Blogger Yorumları
- Facebook Yorumları
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
Rojken ::: DİFHA
iletişim.: Email-Skype.: amedsozdar@hotmail.com
0 yorum:
Yorum Gönder