Sayfalar

Sayfalar

4 Mart 2014 Salı

Aşık Veysel aynı zamanda illüzyonistti'

Aşık Veysel'i "Halk edebiyatının son sözü, son sesi. Küçük dünyasından büyük dünyalara bakabilmiş bir filozof" şeklinde tarif eden Aşık Veysel Müzikalinin yönetmeni Numan Çakır, sanatçının barış yanlısı dizelerinden etkilenerek projeye başladığını ifade etti.
Aşık Veysel'i "Bin yıllık süregelen halk edebiyatının, halk müziğinin son sözü, son sesidir. Bütün halk şiirinin bir özetidir" şeklinde tarif eden Numan Çakır, Aşık Veysel’in belirgin bir sanat anlayışı olmadığını savunarak, onu şöyle anlatıyor: "Hümanist ve her çeşit insana eşit bakabilen bir sanatçı. Aynı zamanda, küçük dünyasından büyük dünyalara bakabilmiş bir filozof. 20. Yüzyılın büyük âlimi. Aslında insanlara görmedikleri şeyleri gösteren bir illüzyonist. Köylü bir adam olmasına rağmen hiçbir zaman onu klasik köylü tanımının içine sığdıramıyoruz. Çünkü o döneme ve yaşadığı çevreye göre son derece düzgün bir Türkçe konuşuyor. Her zaman üzerinde takım elbiseye yakın bir kıyafet var. Sigarası ve piposu eksik olmuyor. Tabii rakı sofraları da. Böyle bir adam. Diğer yandan da bahçe işlerini çok seven, köyün etrafına ağaç diken, torunlarıyla oyunlar oynayan bir adam. Halkla kurduğu ilişki de bu açıdan baktığımızda çok manidardır. Her zaman insanlara kibar davranmış, kimseyi kırmamış ve nükteli konuşmalarıyla da herkesin gönlünü almayı başarmıştır. O aslında günümüz tabiriyle 'star' olmasına rağmen özünü kaybetmemiş bir sanatçı."
'TEKNOLOJİ YEREL KÜLTÜRÜ VE HALK MÜZİĞİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR'
Çakır'a, Aşık Veysel'e ilişkin yoğun incelemeleri vesilesiyle, Türkiye'de halihazırda halk türkülerinin nitelik ve nitecilik bakımından geçmişle mukayesesini de sorduk.
"Ben sanattaki üretimi teknolojiyle paralel görüyorum. Teknolojide ne kadar hızlı ilerleme olursa üretim de o kadar yavaş oluyor. İnsanların kafaları bütün kitle iletişim araçlarıyla dolmuş durumda; bilgisayar, telefon, tablet, televizyon… İnsanlar artık özüne dönmeyi bırakın, müzik dinleyemez hale geldiler. Mesela sosyal medya ağlarıyla o kadar yoğunuz ki, yerel kültürü düşünecek vaktimiz yok! Oysa yerel kültür bittiği zaman 'insanlığımız' bitmiş gibidir. 
Sahne şovları teknolojiyle daha güzel hale geldi. Sinema sektörü ve müzik sektörü gelişti. Ama teknoloji yaptığın sanatın önüne geçiyorsa burada sıkıntılar başlıyor. Teknolojinin her zaman yaptığın sanatın gerisinde olması gerekir.
Erkan Oğur, Erdal Erzincan, Ahmet Aslan, Fuat Saka, Cengiz Özkan, Metin ve Kemal Kahraman gibi isimler günümüzde yerel kültürü bize unutturmamaya çalışıyorlar. Bu isimler bize Aşık Veysel’i, Pir Sultan Abdal’ı, Düzgün Baba’yı, Edip Harabi’yi unutturmuyor. Aynı zamanda Ceylan Ertem, Jülide Özçelik, Jehan Barbur gibi isimleri de bu konuda kutlamalı. Erkan Oğur bir röportajında 'Halk müziği Aşık Veysel ile bitmiştir’' demişti. Katılıyorum."
'ONU YAZMAK İÇİN ALEVİ KÜLTÜRÜNÜ, EMLEK YÖRESİNİ BİLMENİZ GEREKİR'
Çakır, müzikali hazırlarken yoğun bir araştırma süreci yaşadıklarını belirterek, "Aşık Veysel ile ilgili yazılmış bütün kitapları inceledim. Tabii hepsinden yararlanmadım. Aralarında akademik bulduklarımı daha çok inceledim. İnternet üzerinden doğru bildiğim kaynaklardan araştırma yaptım. Aynı zamanda torunu sayın Nazender Süzer’le çok fazla görüşmelerim oldu. Onun bu müzikale katkıları büyüktür. Eğer Aşık Veysel’i yazıyorsanız önce Alevi kültürünü, Emlek yöresini, halk müziğini iyi bilmeniz gerekir. Yani burada gidilmesi gereken yol genelden özele inmektir."
Müzikali ilk olarak Karabük Üniversitesi'nde gösterdiklerini ifade eden Çakır, Sivas ve Kastamonu’da da gösterileri olacağı bilgisini verdi. 
HAKİKATİN YÜZ KARASI...
Çakır, kişisel olarak Aşık Veysel'i tercih etme sebebini ise yine sanatçının dizelerini işaret ederek açıkladı:
"Kürdü, Türkü ne Çerkezi
Hep Adem'in oğlu kızı
Berberce şehit gazi
Yanlış var mı ve neresi
Kuran'a bak İncil'e bak
Dört kitabın dördü de hak
Hakir görüp ırk ayırmak
Hakikatte yüz karası."
"Aşık Veysel’in dizelerinin aslında ikonografik olarak incelenmesi gerekir. Köylü aynı zamanda şehirli bir adamın birleştirici düşünceleri bunlar. Kavgayı ve savaşı reddeden, insanlığı ön plana çıkaran bir adamdı." 
Numan Çakır, son olarak da, Cemal Süreya ile ilgili bir projesinin olduğunu ve İki Kişilik Yalnızlık adlı bir oyun hazırladığını duyurdu.
Müzikalde, Haluk Bilginer, Küçük İskender, Can Dündar, İlyas Salman gibi sanatçıların Âşık Veysel hakkındaki düşünceleri de çalışmanın bir parçası olarak gösteriliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder