.jpg)
Kürt kadınlarının çatı örgütü YJA, Türk devletinin eşbaşkanlık müdahalesini “tekçilik, ataerkillik, sömürgeci zihniyette ısrar” olarak nitelendirdi. YJA tüm kadınları eşbaşkanlık modeline sahip çıkmaya ve tepkilerini yükseltmeye çağırdı.
Özgür Kadınlar Birliği (YJA) Koordinasyonu, DBP’li belediyelerdeki eşbaşkanlık uygulamasının iptali için yapılan başvurulara yazılı bir açıklama ile tepki gösterdi. Belediye eşbaşakan adaylarıyla yerel seçimlere katılıp 90’a yakın il ve ilçede yerel yönetimi üstlenen DBP’nin Eşbaşkanlar Çalışma Yönetmeliği kararının iptali için Diyarbakır Valiliği tarafından 3. İdare Mahkemesine başvurulduğunu belirten YJA Koordinasyonu, “Diyarbakır 3. İdare Mahkemesi ise büyükşehir ve ilçe belediye eşbaşkanlıkları hakkında dava açmıştır. Türk devlet kurumlarının bu konudaki tutumu, tekçi, ataerkil ve sömürgeci zihniyetin dışavurumudur” dedi.
Kürt Özgürlük Hareketi’nin toplumsal ve siyasal alanda verdiği dönüştürücü mücadele ile birlikte demokratik, kadın özgürlükçü ve ekolojik paradigmasının da giderek daha fazla somutluk kazanıp yaşamsallaştığı da ifade edilen YJA Koordinasyonu açıklamasında şunlara yer verildi: “Kadın özgürlüğü, bu paradigmanın özünü teşkil etmektedir. Zira mevcut ataerkil, devletçi ve iktidarcı zihniyet, ancak merkezine kadın özgürlüğünü koyan güçlü bir toplumcu hareketin sistem inşası ile aşılabilir. Bu bağlamda değerlendirildiğinde eşbaşkanlık, salt amaç olmayıp toplumsal ve siyasal dönüşümde rol oynayan önemli bir mekanizma olmaktadır. Aynı zamanda özgürlük mücadelesinde ulaşılan düzeyi de yansıtmaktadır.
Bu nedenle de BDP ile HDP’nin 30 Mart yerel seçimlere belediye eşbaşkan adaylarla katılması Kürdistan ve Türkiye yanı sıra dış kamuoyunda ve dünya kadınlarında büyük bir heyecan yaratmıştı. Zira diğer siyasi partilerden kadın belediye başkan sayısı toplamında 14 iken, DBP’li 90’a yakın belediyede eşbaşkanlık uygulanmaktadır. DBP’li yerel yönetimlerde sağlanan bu eşit temsil dış basında da ‘kadın devrimi’ olarak isimlendirilip, kadın örgütlerin Türkiye’deki siyasi partilere eşbaşkanlık sisteminin uygulanması yönde talepte bulunmasını beraberinde getirmişti.”
Eşbaşkanlık modelinin ataerkil ve cinsiyetçi zihniyet ve onun yapılanmaları tarafından siyasetten dışlanan kadının aktif özne olarak politik alanda yerini almasını amaçladığı da kaydedilen açıklamada, “Ama bunun ötesinde kadına, politik alanı dönüştürme, siyasetin demokratikleştirilmesi, bu temelde katılımcılığa dayalı politika anlayışının hayat bulması yönde rol ve misyon biçilmektedir. Ki özellikle Türk devlet sisteminde hakim olan katı merkeziyetçi, iktidarcı, antidemokratik, toplum karşıtı, erkek egemenlikli ‘siyaset’ günümüzde çıplak bir sömürü düzenine dönüşmüş olup, alarm verici düzeyde var olan sorunlara yenileri eklemektedir. Bu temelde de aslında siyasetten söz etmek zorlaşıyor, zira politika öncelikle başta toplumsal sorunların çözüm alanı olmalıdır.
Bu çerçevede bakıldığında valilik ve mahkeme yoluyla DBP’li belediyelere yönelik ‘hukuk’ adı altında geliştirilen gayrımeşru müdahale, tekçi, ataerkil ve sömürgeci zihniyetin dışavurumu olarak okunmalıdır. Tekçilikte ısrardır çünkü katılımcılığa ve yerelliğe dayalı bir siyasi kültürün yayılmasını önlemeye çalışıyor. Ataerkil zihniyette ısrardır çünkü kadınların aktif siyasi özneler olarak rol oynamasına karşıdır, politik alanı kadınlara kapatmak istiyor. Sömürgeci zihniyette ısrardır çünkü Kürt halkının iradesini ve aldığı kararlara karşı kendi hükmünü geçerli kılmaya çalışıyor” dendi.
“Kürt Kadın Özgürlük Hareketi olarak bilinmesini isteriz ki, Kürt kadınları yaşamın her alanında iradesini savunmasını bilmiştir, bundan sonra da güçlü savunacaktır” diye devam eden açıklamada özünde hukuksuz olan sömürgeci hukuk karşısında başta kadınlar olmak üzere, bütün halkların demokratik sistemin arkasında duracağını da belirtti.
Bununla birlikte Türkiye’de siyasetin demokratikleştirilmesini ve yeni bir siyasi kültürün geliştirilmesini isteyen herkesin, başta Türkiyeli kadınlar olmak üzere, demokratik kamuoyunu ve devrimci güçleri selamlamış oldukları eşbaşkanlık modeline sahip çıkmaya ve tepkilerini yükseltmeye de çağırdı.
0 yorum:
Yorum Gönder