KANIYLA can verdi
IŞİD çetesinin Şengal katliamından kurtulan Êzidîlerin yaşadıkları trajedi, tüyler ürpertici detaylar içeriyor. Katliamdan kurtulan Kasım Koroilyas, ‘Bazı anneler çocukları susuzluktan ölmesin diye parmaklarını kesip kanlarını içirdi’ dedi
İNSANLIĞIN FERMANI
IŞİD çetelerinin Şengal işgalinden sağ kurtulanların anlattıkları, Êzidî Kürtlerin nasıl bir dehşetle karşılaştıklarını gözler önüne seriyor. Günlerce aç susuz kalarak Wêranşar’a ulaşan Êzidî yurttaşlardan Kasım Koroilyas, “Her şeyimizi, kadınlarımızı, çocuklarımızı, hayatımızı aldılar” dedi.
HAYAT VEREN KAN
Koroilyas, “Anneler, açlıktan ve susuzluktan ölmesin diye parmaklarını kesip o kan ile çocuklarını besledi” dedi. 27 yaşındaki engelli oğlunu geride bırakmanın acısını yaşayan Leyli Hasan ise, “Oğluma 27 yıl baktım. Ama IŞİD gelince onu kurtaramadım, bırakmak zorunda kaldım” dedi.
IŞİD çetelerinin Şengal işgalinden sağ kurtulanların anlattıkları, Êzidî Kürtlerin nasıl bir dehşetle karşılaştıklarını gözler önüne seriyor. Günlerce aç susuz kalarak Wêranşar’a ulaşan Êzidî yurttaşlardan Kasım Koroilyas, “Her şeyimizi, kadınlarımızı, çocuklarımızı, hayatımızı aldılar” dedi.
HAYAT VEREN KAN
Koroilyas, “Anneler, açlıktan ve susuzluktan ölmesin diye parmaklarını kesip o kan ile çocuklarını besledi” dedi. 27 yaşındaki engelli oğlunu geride bırakmanın acısını yaşayan Leyli Hasan ise, “Oğluma 27 yıl baktım. Ama IŞİD gelince onu kurtaramadım, bırakmak zorunda kaldım” dedi.
Parmaklarını kesip çocuklarını beslediler
IŞİD çetelerinin Şengal’i işgal etmesiyle birlikte canlarını kurtarmak için yurtlarını terk etmek zorunda kalan Êzidîlerin trajedisinin her geçen gün yeni detayları ortaya çıkıyor. 820 Êzidî’nin geldiği Riha’nın (Urfa) Wêranşar (Viranşehir) ilçesine bağlı Bozca, Burç, Kerme ve Gede (Dinçkök) köylerine yerleşen Êzidî yurttaşların anlattıkları kan donduruyor.
Kanlarıyla can verdiler
Şengal’in Borik Köyü’nden gelen Kasım Koroilyas, dağlardan çıkarak sınıra gelmeye çalışırken bazı kadınların çocukları ölmesin diye parmaklarını kesip o kanı çocuklarına içirdiklerini söyledi. Koroilyas, “Dağlara kaçtık. Kadınlarımızı, çocuklarımızı alıp götürdüler. Evlerde ne altın varsa hepsini kendilerine aldılar. Biz bu zulümlerden kaçarken, yolda ne su vardı ne de yiyecek. Bazı çocuklar susuzluktan öldü. Bazı çocuklar ise açlıktan ve susuzluktan ölmesin diye anneleri parmaklarını kesip o kan ile çocuklarını hayata döndürmeye çalıştı” dedi.
Dağdan inenler yardım etti
Şengal’in Xanesor Köyü’nde yaşarken IŞİD’in Şengal’e girdiği ilk günlerde köyünden çıkmak zorunda kalan Baran Misto (57), gelini ve çocuklarıyla birlikte Gede Köyü’nde okulda kalmaya başladı. Misto, “Biz kendimizi kurtardık, kız kardeşimin 3 kızı 1 oğlu ve eşi katledildi. Dağlardan günlerce yol yürüyerek, ayaklarımız şişmiş bir halde buraya ulaştık. Dağdan inenlerin bize çok yardımı oldu” diye kaydetti. Eşinin Şengal’de çetelere karşı savaştığını söyleyen ve kendisinin de 2 günlük isimsiz bebeği ve diğer 4 çocuğuyla günlerce yürüyerek Kuzey’e geldiğini söyleyen 37 yaşındaki Melike Haci ise evinden çıktıktan 2 gün sonra evinin IŞİD tarafından havaya uçurulduğunu söyledi. Haci, “Doğum yaptıktan 2 gün sonra köyümüze girdiler. 2 günlük bebeğimi ve çocuklarımı alarak köyden çıkmak zorunda kaldım. Her şeyimizi orada bıraktık. Çocuklarımızla birlikte önce dağlara gittik. Daha sonra onca yolu yürüyerek kurtulmaya çalıştık. Eşim orada IŞİD’e karşı savaşmak için kaldı” diye konuştu.
IŞİD çetelerinin Şengal’i işgal etmesiyle birlikte canlarını kurtarmak için yurtlarını terk etmek zorunda kalan Êzidîlerin trajedisinin her geçen gün yeni detayları ortaya çıkıyor. 820 Êzidî’nin geldiği Riha’nın (Urfa) Wêranşar (Viranşehir) ilçesine bağlı Bozca, Burç, Kerme ve Gede (Dinçkök) köylerine yerleşen Êzidî yurttaşların anlattıkları kan donduruyor.
Kanlarıyla can verdiler

Dağdan inenler yardım etti
Şengal’in Xanesor Köyü’nde yaşarken IŞİD’in Şengal’e girdiği ilk günlerde köyünden çıkmak zorunda kalan Baran Misto (57), gelini ve çocuklarıyla birlikte Gede Köyü’nde okulda kalmaya başladı. Misto, “Biz kendimizi kurtardık, kız kardeşimin 3 kızı 1 oğlu ve eşi katledildi. Dağlardan günlerce yol yürüyerek, ayaklarımız şişmiş bir halde buraya ulaştık. Dağdan inenlerin bize çok yardımı oldu” diye kaydetti. Eşinin Şengal’de çetelere karşı savaştığını söyleyen ve kendisinin de 2 günlük isimsiz bebeği ve diğer 4 çocuğuyla günlerce yürüyerek Kuzey’e geldiğini söyleyen 37 yaşındaki Melike Haci ise evinden çıktıktan 2 gün sonra evinin IŞİD tarafından havaya uçurulduğunu söyledi. Haci, “Doğum yaptıktan 2 gün sonra köyümüze girdiler. 2 günlük bebeğimi ve çocuklarımı alarak köyden çıkmak zorunda kaldım. Her şeyimizi orada bıraktık. Çocuklarımızla birlikte önce dağlara gittik. Daha sonra onca yolu yürüyerek kurtulmaya çalıştık. Eşim orada IŞİD’e karşı savaşmak için kaldı” diye konuştu.
Oğlumu bırakmak zorunda kaldım
Yaşananların Êzidîlerin 73’üncü fermanı olduğunu söyleyen 55 yaşındaki Leyli Hasan da, “Küçük çocuklarımızı bile yürütmek zorunda kaldık. Ayaklarımız şişti yürümekten, bazı çocuklar yollarda öldü. Biz YPG ve HPG’nin yardımıyla kurtulup Rojava’ya geçtik. Rojava’dan da buraya akrabalarımızın yanına geldik” dedi. 27 Yaşında bedensel engelli oğlunu kurtaramamanın ve geride bırakmanın acısını yaşayan Leyli Hasan, “Oğluma 27 yıl baktım. Ama IŞİD köyümüze girince onu kurtaramadım. Arkamda bırakıp gelmek zorunda kaldım” diye kaydetti.
Yaşananların Êzidîlerin 73’üncü fermanı olduğunu söyleyen 55 yaşındaki Leyli Hasan da, “Küçük çocuklarımızı bile yürütmek zorunda kaldık. Ayaklarımız şişti yürümekten, bazı çocuklar yollarda öldü. Biz YPG ve HPG’nin yardımıyla kurtulup Rojava’ya geçtik. Rojava’dan da buraya akrabalarımızın yanına geldik” dedi. 27 Yaşında bedensel engelli oğlunu kurtaramamanın ve geride bırakmanın acısını yaşayan Leyli Hasan, “Oğluma 27 yıl baktım. Ama IŞİD köyümüze girince onu kurtaramadım. Arkamda bırakıp gelmek zorunda kaldım” diye kaydetti.
0 yorum:
Yorum Gönder